Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Bu kavga hepimizin!

Yazının Giriş Tarihi: 21.03.2025 11:22
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.03.2025 11:22

Kulakları duymayan, gözleri görmeyen, kalpleri hissetmeyen insanlardan olmaya başladık. Nedir bu, birbirimiz ile münakaşa etme telaşı? Nedir bu; sokakları yangın yerine çevirme, toplumu aleve verme şaşkınlığı? Kimin, hangi siyasi partiden olduğunun bir önemi var mı? Neden önce inançları, partileri ve tarafları ortaya koyuyoruz? Hepimiz her şeyin başında ve sonunda insan değil miyiz? Neden önce insan olmuyoruz? Şuracıkta birisi düşüp bayılsa, kim olduğuna bakmaksızın hepimiz yardımına koşmuyor muyuz? Neden, kimlik tartışmaları içerisinde boğuluyoruz?

Hepimizin bir yaşam kavgası var. Hepimizin bir hak arayışı, bir var olma mücadelesi var! Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden başlayarak sokaklara kadar uzanan kavgalardan toplum olarak yorulmadık mı? Kimin hangi partiden olduğunun bir önemi var mı? Fazla değil, 110 yıl önce tek yürek Çanakkale’de Anadolu için ölmek adına omuz omuza mücadele vermedik mi? Ne değişti 110 yılda? Neden konuşmaktan ve iletişim kurmaktan uzaklaşıyoruz? Neden sürekli bir tartışma ve kavga, kırma, dökme telaşı içerisindeyiz? Neden suları durultup, sesleri alçaltıp, sözleri yükseltmiyoruz?

Türkiye Belediyeler Birliği ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ilgili süreç bütün şekli ile yargıya taşınmış durumda. Hukuk insanlarının konuşması gereken konuları sokaklarda konuşarak, Türkiye’yi bir yere getiremeyiz! Evet, biliyorum; Cumhuriyet Halk Partisi cenahı kızıyor bana! Böyle söylemler gerçekleştirince ama gerçekler böyle…

Birileri sıcacık evlerinde otururken, birileri buz gibi sokaklarda eylemler yaparken, bende boş durmadım elbette. Kar yağışına, soğuğa, aldırış etmeden Türkiye Büyü Millet Meclisi’ne gittim. Koskoca Meclis bomboştu desem yalan olmaz! Ankara’da binlerce gencin önümden sloganlar atarak yürüdüğüne şahitlik ettim. Polis ve Halk neden karşı karşıya? Cumhuriyet Halk Partisi ve AK Parti tarafları ile görüştüm. Sokakta ki gerilim, Türkiye Büyük Millet Meclisi koridorlarına kadar yansımış durumda. Öyle ki, danışman arkadaşlar ile yaptığım sohbetlerde öfkeyi, kızgınlığı, yok sayılmanın ve baskının yarattığı olumsuz psikolojiyi gördüm. Siyasetin tüm kutupları çok gergin! Bu olumsuzluklar ülkeye bir şey katmıyor…

48 saatlik Ankara temaslarım sonrasında ortak kanaatim şudur ki; “bu kavga hepimizin kavgasıdır!” Hepimiz; adalet, demokrasi ve kalkınma istiyoruz. Hepimiz, Cumhuriyet değerlerine ve inançlara saygının güçlendirilmesini istiyoruz. Ancak bu kavgayı tartışmalar ile yapmalıyız. Seslerimizi değil, sözlerimizi yükselterek başarmalıyız. Bakınız, siyasetin ötesinden halkın içerisinden konuşuyorum sizlere. Madem birileri kendine güveniyor, madem ısrarla Türkiye’nin erken seçime gitmesini istiyoruz. Neden “sokağa çıkın” yerine “haydi seçime gidiyoruz” diyerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden istifa etmiyoruz? Milletvekilleri istifa etsinler! Evet, net bir çağrıdır bu çağrım. Bakınız 47 yıl sonra Bursa’yı CHP almadı! 47 yıl sonra Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne Mustafa Bozbey sayesinde CHP geldi. Fark bu kadar büyük ve net! Ekrem İmamoğlu’nun oy oranı Cumhuriyet Halk Partisi’nden fazla! Tıpkı Recep Tayyip Erdoğan’ın oyunun yüzde 50’den fazla olduğu gerçekliği gibi…

Türkiye’nin seçime gitmesi gerekiyor ise gidelim! Türkiye’nin anayasa ve af ile birçok yasa taslağı hususunda referandum yapması gerekiyorsa yapalım. Ancak sokakları; 60’larda, 70’lerde, 80’lerde 90’larda olduğu gibi birbirine kırdırmayalım. Ben biliyorum ki, bugün sokaklarda eylem yapanların karşısında polis üniforması ile duranların içerisinde evlatları, kardeşleri, babaları olanlar var! Neden aynı kan, aynı can ve aynı toplum böylesine karşı karşıya geliyor? Neden kan dökmeden, kalp kırmadan başaramıyoruz?

Bu işin AK Partisi, CHP’si, MHP’si, DEM partisi yok! Sokak karışırsa, ülke karışır! Seslerimizi değil, sözlerimizi yükseltmeliyiz. Sayın Özgür Özel neyi bekliyor? Çıkıp Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu’dur neden demiyor? Bugün ön seçim bekleme günü müdür? Madem Cumhuriyet Halk Partisi iktidara gelmek istiyor; sokaklardan çekilecek ve evlere girecek, gönüllere girecek, siyasetini güçlendirerek toplum ile kucaklaşacak! Türkiye’nin en büyükşehirlerinden Bursa’yı 47 yıl sonra kazanan Cumhuriyet Halk Partisi, doğru bir aday olan Mustafa Bozbey ile iktidarı kendi kalesinde muhalefet konumuna düşürmedi mi? Ekrem İmamoğlu gittiği şehirlerde gerçekleştirdiği toplantılarda salonları hınca hınç doldurmadı mı? O zaman neden duruyorsunuz? Neden “haydi seçime” diyerek Türkiye’yi erken seçim sürecine demokratik bir şekilde sürüklemiyorsunuz?

Kusura bakmayın beyler, bayanlar! Farkındayım, bana çok fazla kızan insanlar var ama acıyı bölüşmekten sıkıldı bu millet. Birazcıkta refahı, huzuru, birlik ve beraberliği paylaşalım. Tekrar ve yeniden Bursa’dan örnekler vererek Cumhuriyet Halk Partisi’nin iktidara sokaklara çıkmadan gelebileceğini anlatmaya çalışacağım sizlere. Bakınız belki Cumhuriyet Halk Partisi’ni yöneten bazı kesimler kendilerine güvenmiyor olabilir ama geçtiğimiz genel seçimlerde Bursa’da liste hataları yapılmasaydı CHP’nin 10 Milletvekili çıkarması mümkündü? Ben bunu defaatle yazdım ve TV programlarımda ifade ettim. Sokak, Cumhuriyet Halk Partisi’ne “haydi iktidara gel” çağrısı yaparken o dönemin CHP yöneticileri “kör ittifak” ile kendi yollarını tıkadılar… Ve bugünü konuşalım birazda!

Erkan Aydın; sandıklardan çıkarak, sokaklarda gezerek, esnaf ile buluşarak, gönüllere girerek ve Milletvekili olmadığı bir dönemde Türkiye’nin kalbi Bursa’da, Bursa’nın kalbi Osmangazi’de Belediye Başkanı olmadı mı? Erkan Aydın’ın Osmangazi Belediye Başkanı olmasındaki en büyük faktör parti ötesinde “aday profili” değil miyiz? Cumhuriyet Halk Partisi doğru aday profili ile birçok şehirde yıllardır seçimleri tek başına almıyor mu? Eskişehir, Çanakkale ve daha niceleri on yıllardır Cumhuriyet Halk Partisi’nde değil mi? Nilüfer Belediyesi on yıllardır Cumhuriyet Halk Partisi’nde değil mi? Neden sokağa çıkmak yerine sandığa gitmiyorsunuz? Sokak sizi sandığa çağırıyor duymuyor musunuz?

Mustafa Bozbey; geçtiğimiz yerel seçimlerde milimle seçimleri kaybederken, Bursa Milletvekilleri bile şehri ve sandıkları terk ederek İstanbul’a Ekrem İmamoğlu’na sahip çıkarken, sokaklara mı döktü insanları? Herkesin bir başına bıraktığı Mustafa Bozbey, bir sonraki seçimlerde yeniden aday olup Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı olmadı mı? Mustafa Bozbey, on yıllardır Bursa’da yerel yöneticiliğin anahtar ismi değil mi? Mustafa Bozbey seçimleri nasıl kazandı? Vatandaşın ailesinden biri öldü, cenazesine giderek acısını paylaştı. Vatandaşın çocuğu oldu, yanına gitti sevincini paylaştı. Bursaspor düştü hüznünü paylaştı. Bursaspor kazandı, heyecanını paylaştı. Bölmedi, bölüştürmedi her daim bütünleştirdi ve dedi ki; “biz, hepimiz aynı evin çocuklarıyız!” Neden bugün bu söylemleri Sayın Özgür Özel ve Cumhuriyet Halk Partisi haykırarak seçime gitmiyor?

16 Milyonluk İstanbul’un Büyükşehir Belediye Başkanı olan Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı olan Ekrem İmamoğlu için şuan herhangi bir siyasi yasak mı var? Neden, Cumhuriyet Halk Partisi 23 Mart’a sıkıştı! Neden, 23 Mart’ta Sayın Özgür Özel ve CHP’nin Milletvekilleri Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden istifa ederek “erken seçim” sürecini başlatmıyor?

Evet, çözüm sokakta! Ama sokaktan gelecek oylar ile çözüm mümkün! Türkiye’nin demokrasi ile hukuk ile ekonomi ile güçlenmesi için sokağa insanların değil, sandığın inmesi gerekiyor. Ben sokaktayım, meclislerdeyim, esnafın ve iş dünyasının içerisindeyim değerli okurlarım; Milletvekilleri, Belediye Meclis Üyeleri, siyasetçiler nerelerde?

Sayın Özgür Özel’den şimdi haber bekliyorum. Sayın Özgür Özel, “haydi sandığa” “haydi seçime” diyerek CHP içerisindeki ön seçim yerine Türkiye’de “erken seçim” sürecine ilk adımı atacak mısınız?

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
Yükleniyor..
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
logo
Bursa Haber En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.