Hava Durumu
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
TR
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

Piyasalarda İBAN korkusu

Yazının Giriş Tarihi: 22.08.2024 00:01
Yazının Güncellenme Tarihi: 21.08.2024 17:48

Ekonomik sıkıntıların kısa zamanda aşılması ve halka yönelik yatırımların artırılması için hazinenin kasasının dolu olması gerekiyor. Bunun içinde para toplanması ve gelirlerin artırılması en büyük ihtiyaç.

Ülkemizde de son 5 yıldır ekonomik anlamda sıkıntılar yaşıyoruz. Kamu yatırımları yerine Yap-İşlet-Devlet modeli, uzun süre kiralama modeli veya kira garantisi sistemli yatırım modellerine göre hizmetler yapılmaya çalışılıyor.

Her ne formülle olursa olsun, neticede iş yatırım denildiğinde paraya dayanıyor. İktidar, uzun süredir, hazine kasalarının boş olduğu iddialarını yalanlıyor. Ekonomik krizlerden kurtulma adına ise sıkı para politikası uyguluyoruz. Dış kaynaklı geçici destek kredileriyle beraber, ülkemizdeki gelir-gider dengesi oluşturulmaya çabalanıyor.

İşte bu nedenle de vatandaşların aldıkları maaş, harcadıkları paralar ile bankalardaki para trafikleri mercek altına alınmış. Söylenti bu. Eskiden iş ve hizmet alımlarında vatandaşlar, yanlarında para taşımazlardı. Ya, kredi kartı ile yada bankadan İBAN’a para gönderilmesi yöntemiyle alış verişler hız kazanırdı. Şimdi ise, kredi kartlarına esnaf pek yanaşmıyor. Çünkü, bankalar, aldıkları aracılık komisyonlarını epey artırmışlar. Ürünün üzerindeki fiyattan satış yapıldığı içinde, esnafın, satıcının karı azalıyormuş. Aradaki parayı, satıcılar yerine banka kazanıyormuş.

İBAN’a ise Maliye ilgilileri sıkı denetim getirmişler. Söylentilere göre, herkesin hesabı, kazandığı para, bankada bulunan parası, yaptığı harcamaları, ne için harcama yaptı ise karşılığında maliyede geçerli belge alınıp alınmadığı kontrol ediliyormuş.

Yani, pek çok satıcı veya işgören, artık İBAN’a para gönder işlemlerine son vermişler.

İşler tamamen nakte dönüşmüş.

Maliye ise, kayıt dışı ekonomiyle mücadele kapsamında sektör bazlı saha denetimleri devam ediyor. Gelir İdaresi Başkanlığınca ülke genelinde eş zamanlı sürdürülen denetimlerinde mobilya sektörüne odaklanıldı.

Bu kapsamda, bir ay boyunca mobilya imalatçıları ve imalata katkıda bulunan ilişkili sektörlerde saha denetimi yapıldı. Mobilyacıların imalatçı veya satıcı olarak örgütlendiği İstanbul'da MODOKO ve MASKO, Ankara'da da Siteler gibi yerler başta olmak üzere, üretimin yoğun olduğu 29 kentte faaliyette bulunan mükelleflere denetim gerçekleştirildi.

Bu kapsamda, ağaç ve orman ürünleri toptan satışı, ham mobilya imalatı, kesim, boya, vernik gibi fason iş yapanlar, hırdavatçılar, kumaş ve sünger gibi yardımcı ürünleri satanlar, avize, cam, aksesuar, halı, kilim, perde satışı yapanlarla toptan ve perakende mobilya satışı gerçekleştirenler denetlendi.

Maliye bu denetimlerde neye dikkat etti? Neyi, nasıl kontrol etti?

Denetimlerde, kayıt dışı faaliyet, işletmeye ait olmayan POS cihazı kullanımı, IBAN aracılığıyla yapılan tahsilatlarda belge düzenlenmesi, başkasına ait banka hesapları üzerinden tahsilat yapılması, işletmede belge düzenine uyum, doğru KDV oranı uygulanması, kayıt dışı işçi çalıştırılması ile iş yeri kira bedelinin banka kanalıyla ödenmesi gibi hususlar kontrol edildi.

Buna göre, bir ay boyunca mobilya ve bağlantılı sektörlerde 17 bin 258 mükellef denetlendi ve yaklaşık 53 milyon lira suistimal cezası kesildi.

Denetimlerde, 42,3 milyon lira hasılatın kayıt dışı bırakıldığı tespit edildi, 61 mükellefte KDV oranlarının uygulanmasına ilişkin uyumsuzluk bulundu. Ekipler, 4 bin 727 mükellefin başkasına ait IBAN'ı kullanarak tahsilat yaptığını, 61 mükellefin de işletmeye ait olmayan POS cihazı kullandığını tespit etti. Denetimlerde 463 iş yerinin mükellefiyet kaydı olmadan çalıştığı saptanırken 52 işçinin kayıt dışı çalıştığı görüldü ve Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirildi.

Gelir İdaresi, iş yerlerinin giriş çıkışlarında sevkiyat yapan araçların gerekli belge düzenine uyup uymadığını da eş zamanlı kontrol etti. Kayıt dışı çalıştığı tespit edilen ve kayıt uyumsuzluğu bulunan firmalarda fiili envanter çalışması yapılarak, mal sayımı gerçekleştirildi. Ekiplerce yapılan tespitler tasnif edilerek gerekli vergi incelemelerine de başlandı.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de konuya ilişkin değerlendirmesinde, "Çok kazanandan ve kayıt dışı olandan vergi almak için ne gerekiyorsa yapacağız. Denetimlerimiz, sektörler kayıt dışı faaliyet gösterenlere odaklanıyor. 'Maliye mutlaka kapınızı çalacak' demiştik, başta kayıt dışı olanlar olmak üzere, çok kazanıp az vergi verenleri denetlemeye devam edeceğiz." dedi.

Bu olayların yaşanmaya başlanması, ülkemizin önemli mobilya merkezlerinden olan Bursa’nın İnegöl ilçesi ve Kayseri’de, Antep ve Hatay’da da tedirginlik yarattı. Şöyle ki, İstanbul ve Ankara’daki denetimlerde yapılan işlemler ile kesilen cezalar, mobilyacılar tarafından pek çok konuda itirazlara yol açtı. Bazıları ise hükümeti, hatalı ve yanlış işlere imza atmakla eleştirdi.

Gelelim, bizi ilgilendiren denetim meselesine. İnegöl ilçemiz, Bursa’nın ekonomisi en sağlam ilçesi. Mobilya sektöründe hem yurt içi hem de yurt dışında pek çok önemli markaya sahip. Piyasanın ve ekonomik düzenin tehlikeli sinyaller verdiği bugünlerde yapılacak olan denetimlere her ne kadar destek verilse de yeri ve zamanın çok iyi hesaplanması isteniyor.

Sözün özü, pek çok satıcı, el işiyle para kazanan sanatkarlarımız ve günü birlik satışla hem işyerini koruyan hem de geçimini sağlayan esnafımız için Maliye denetimlerine itirazlar var. Pek çoğu artık İBAN kullanımını yapmıyor. İşler nakit paraya dönünce de, vatandaşın cebinde para olmayınca bazıları siftah bile yapamadıklarından dert yanıyorlar.

Anlaşılan o ki, piyasalarda bir İBAN korkusu hakim olmaya başladı.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.