Ana muhalefet partisi Cumhuriyet Halk Partisi’nde parti içi tartışmalar ve siyasi krizler bir birini ardına devam ediyor.

İçişleri Bakanlığı tarafından Esenyurt Belediye Başkanının terör bağlantısı iddiasıyla görevden alınıp, yerine kayyum atanması ile başlayan iç çekişmeler, Kurultay isteklerine kadar uzadı. Genel Başkan Kurultay talebine sert bir şekilde cevap verirken, 81 il başkanı da beraberce genel başkana destek açıklaması yaptılar. Açıklama Bursa il başkanlığınca kamuoyuna duyuruldu.

Olayları hatırlamak için sondan başa doğru gelelim. Haberlere en son dakika manşetinden üç beş gün öncesine kadar uzanacağız.

81 il başkanından CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e destek açıklaması geldi.

Partinin il başkanlarının ortak açıklamasında, "31 Mart 2024 tarihinde yapılan seçimlerde CHP'nin 47 yıl sonra halkın büyük desteği ile birinci parti olduğu, 413 belediye başkanlığı kazandığı, katılımlarla bu sayının da artmaya devam ettiği" kaydedildi.

Seçim sonrasında düzenli olarak yapılan anketlerde CHP'nin birinci parti konumunu istikrarlı olarak sürdürdüğü savunulan açıklamada, "CHP örgütlerine ve Genel Başkanı Sayın Özgür Özel'e inanıyoruz, güveniyoruz. 81 ilde 973 ilçede CHP iktidarının ayak sesleri duyulurken, Kurultay çağrısının gündemimizde olmadığını, kişisel ikbal için yapay gündem yaratma çabalarına prim vermeyeceğimizi ilan ediyoruz" denildi.

Açıklamada son olarak, Özel'in yaptığı çağrıya uygun olarak unvan ve görevi ne olursa olsun tüm partilileri halkın gerçek gündemi için mücadeleye, birlik ve beraberlik içerisinde olmaya ve CHP iktidarı için çalışmaya davet edildiği de yer aldı.

Bundan öncesi haberler şöyle idi; Cumhuriyet Halk Partisi'nde sular durulmuyor. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında siyasi çekişmeye dönüşen Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusu partideki bölünmeyi derinleştirdi.

Yavaş ve İmamoğlu cephesi, adaylık ile ilgili birbirlerine meydan okuyan açıklamalar yaparken, son dönemlerde patlak veren yüksek bütçeli konser skandalları partideki bu iç savaşın bir parçası olarak görülüyor.

Biraz daha öncesinde ise; CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in de son dönemdeki politikaları parti içi muhalefet tarafından çok sert dille eleştirilmeye başlandı. Bu dönemde olağanüstü kurultay tartışmalarının da fitili ateşlenmiş oldu.

İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı, 8 Kasım'da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarda Özel'in son dönemdeki politikalarına eleştirilerde bulunarak, "Cumhuriyet Halk Partisi’nde Kurultay bir lütuf değildir, haktır. CHP’de gerekirse Kurultay’a gidilir" ifadelerini kullanmıştı.

Özgür Özel, parti içi tartışmaların bitirilmesi çağrısı yaparak şunları söylemişti;

"İnsanlar bu kadar geçim sıkıntısı çekerken, yokluk çekerken, işsizlik çekerken CHP’nin kendi içine dönük tartışmalar yapması kadar anlamsız bir şey olmaz. İç hesaplaşmaya dönünce kaybediyoruz, kaybettiriyoruz. İşimizi yapacağız, önümüze bakacağız.

Bundan sonra CHP'de kimse birbirine laf yetiştirmeyecek. Yine de birileri konuşuyorsa onu da partinin vicdanına havale edin. Kimse birbirine cevap vermesin. İşimize bakalım."

Daha öncesinde ise Belediyelere kayyum atanmasını eleştiren Hatay eski belediye başkanı Lütfi Savaş’ın partiden kesin ihraç edilmesi istemiyle Disipline sevk edildiği açıklanmıştı.

Şöyle bir durum özetlemesi yapılırsa, ana muhalefette kaynar kazanların altı yeniden alevlendirilmeye, ateşlenmeye başladı. Ama, genel başkan bu ateşin sönmesi içinde il başkanlarını kendisine destek açıklaması yapmaya zorladı. Kimisi isteyerek kimisi de kerhen destek oldular.

Ama, asıl tehlike, Ankara ile İstanbul arasındaki güç tartışmaları. Seçimlere daha 4 yıl olmasına rağmen şimdiden güç ve adaylık tartışmaları ve birbirlerinin önünü kesme mücadelesi gözle görülür halde yapılıyor.

İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, kendi gezi ve propagandası için Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı sıfatını kullanıyor. İlleri gezip kim ne duymak istiyorsa, aynen onu söyleyip gelip gidiyor.

Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş, parti içindeki bazı söylemler üzerine de artık sabrının taştığını açıkça gösteren bir açıklama ile bu gelişmelere cevap verdi. Dedi ki; “anketlerde ben hep birinci çıkıyorum. Bunu görenlerde sağdan soldan saldırıyorlar!”

Bu söylem, öyle içi boş söylem değil. CHP içinde yer alan tanıdığım bazı partililere göre, İmamoğlu shov ve gösteri peşinde koşarken, Yavaş ise yavaş ve emin adımlarla vatandaşlarının gönlünü kazanmaya gayret ediyor. Besleme medya, İmamoğlu(nu desteklerken halkın anketler halkın gönlünde Yavaş’ın yer edindiğini gösteriyor.

Bu durum parti içi mesele olsa da CHP’nin son iki aydır tarafsız şirketlerce yapılan bazı anketlerde oy kaybetmeye başlaması da yabana atılacak bir durum değil.

Mesela, Bursa örneği, halkımız anketlere göre, CHP’li belediyelerden memnun değil. Bazı CHP’lilerin ifade ettikleri gibi, “laf çok hizmet yok.”

Bu belirlemelere göre, Özgür Özel’in partinin birlik ve beraberliği için çareler araması gayet normal. İl Başkanlarının destek açıklaması da artı puan getirir.