Bir dönem ‘enflasyon muhasebesi uygulansın’ diye demeç veren Türk iş dünyasının aktörleri, alıştıkları dışında ciddi bir vergi yükü ile karşılaşınca seslerini yükseltti.

İlk tepki gösteren kurumlardan biri Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (BESOB) oldu. Yapılan yazılı açıklamada, “Enflasyon muhasebesinin asıl amacı; işletmelerin finansal tablolarının, varlık ve borçlarının enflasyona göre yeniden düzenlenmesidir. Ülkemizde enflasyon muhasebesinin vergisel boyutu da mevzuata eklenmiştir. 2024 yılı hesap döneminde ilk geçici vergi beyannamelerinde enflasyon düzeltmesinden oluşan düzeltme farkları vergi hesaplamasında dikkate alınacaktır. Parasal olmayan aktif varlık rakamları güçlü, öz sermaye rakamları düşük olan işletmeler, enflasyon düzeltmesinden dolayı ek vergi ödemek zorunda kalacaklardır” denildi.

BİLANÇO VE VERGİ

Açıklamayı dikkatle okudum. İşletme defteri tutanların dışında kalan, bilanço esasına göre işini sürdürmekte olanları zor günlerin beklediği apaçık ortada.

Edindiğim bilgiye göre; 2024 yılı hesap döneminde ilk geçici vergi beyannamelerinde enflasyon düzeltmesinden oluşan düzeltme farkları vergi hesaplamasında dikkate alınacak. Örnekleyelim;

18 TEMMUZ 2006 tarihinde 16.949,15 TL bedelle işletmeye alınan bir jeneratör, 2023 yılı sonu enflasyon değerlerine göre hesaplandığında 362.089,44 TL oluyor.

30 HAZİRAN 2024 tarihine göre hesaplanan enflasyon değerlerine göre aynı jeneratör bu kez 432,671,53 TL değere çıkıyor.

01 OCAK 2024 ile 30 HAZİRAN 2024 tarihleri arasında jeneratörün değeri 70.582,09 TL artmış görünüyor.

Bu artıştan dolayı işletme, sadece jeneratöre uygulanan enflasyon düzeltmesi nedeniyle yüzde 25; yani 17.625,42 TL daha ‘Kurumlar geçici vergisi’ ödemesi gerekecek.

TALEP

Enflasyon muhasebesi uygulamasının, vergi matrahlarına etkisinin ortadan kaldırılması ve yıllık olarak uygulanması. Buradan belirteyim, elçiye zeval olmaz.

BTSO’DAN AÇIKLAMA

Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay da “Enflasyon muhasebesinin bilançolara uygulanma şekli, tabloların gerçek değerlerine gelmesi yönünde uygulanmalı ancak zor dönemden geçen firmaların yükünü ağırlaştırmamalı” yönünde bir açıklama yaptı.
Yüksek enflasyon nedeniyle 2023 yılında enflasyon muhasebesi uygulamasının yeniden gündeme taşındığını hatırlatan Burkay, “Parasal olmayan kıymetler üzerinde uygulanan enflasyon düzeltmesi, öz kaynakları düşük olup borçla büyümeye çalışan ve özellikle de kredi kullanarak yatırıma yönelen girişimcilerimiz üzerinde tedirginlik oluşturmaktadır. Bu uygulama, girişimcilerimizi henüz üretime bile geçmeden, hiçbir satış yapamadan sırf aldığı makine teçhizatlarla, kurduğu tesis ve demirbaşların enflasyon muhasebesi nedeniyle doğan hesaplama sonucu, gelir bile elde etmeden ciddi bir vergi tutarı ile karşı karşıya bırakmaktadır” uyarısında bulundu.
İSTEKLER
A- KOBİ’lerin gelirleri yerine yatırımlarından vergi vermelerinin önüne geçilmelidir.

B- Enflasyon muhasebesi uygulamasından doğan vergilendirme yükü, geçici vergi dönemlerinde kaldırılmalıdır.

C- Geçici vergi yöntemi ile peşin vergi almak yerine, yıllık gelir/kurumlar vergisi üzerinden hesaplanarak alınması yoluna gidilmelidir.

D- Yatırım yapmış ve yatırım konusuyla ilgili satış geliri henüz oluşmayan şirketlere vergi tahakkuk edilmesi gibi konularda da kalıcı adımlar atılmalıdır.

DOSABSİAD

Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi Sanayici İş İnsanları Derneği (DOSABSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Nilüfer Çevikel de görüşünü; “Enflasyon düzeltmesinin yeniden gündeme gelmesi, ülkemizde yaşanan ekonomik dalgalanmalar ve firmaların karşılaştığı zorlukları dikkate aldığımızda, doğru bir hamledir. Bu sayede firmalarımızın finansman yapıları ve kredibiliteleri güçlenmiş oluyor. Ancak, bu düzenlemenin işletmelere ek vergi yükü olarak yansıtılması, zaten sıkı finansman koşulları altında faaliyet göstermeye çalışan tüm şirketlerimiz için ciddi bir tehdit oluşturabilir” sözleriyle duyurdu.

Demek ki; Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tüm tuşlara aynı anda basmaya başladı ve her kesimi rahatsız etmeyi başardı. Tebrik etmek gerek.

Bence ‘vergi muafiyeti ile desteklenmeyen bir enflasyon düzeltmesi uygulaması’ şirketleri finansal kırılganlıklarla baş başa bırakabilir ve üretimden yatırıma kadar birçok alanda durgunluğa yol açabilir.

Enflasyon düzeltmesi, öz kaynağı güçlü fakat aktif varlığı daha az olan işletmelerde zararı yükseltecek. Parasal olmayan aktif varlıkları güçlü, finansmanını borçlanma ile gerçekleştiren öz kaynağı düşük işletmelerde ise kar artırıcı sonuçlar ortaya koyarak vergisel yükü artıracak.

Bu haliyle uygulanacak düzenleme, mevcut üretim, ihracat ve istihdam odaklı çalışmalara zarar verebilir. Yeni yatırım planlarını da olumsuz etkiler.

Belediye şirketleri de çok zorlanacaktır.

‘İş dünyası yeni yük istemiyor.’